Zamanı herkes farklı şekilde kullanıyor. Bunu etkin kullanan da var, bütün gününü niteliksiz harcayan da. Hayatımızın çeşitli anlarında bazı şeyleri gerçekleştirmek için elimize geçen zamanı ne kadar etkin değerlendiriyoruz? Zaman kısıtı olan anlarda ne yapıyoruz? Örneğin bir sınavda, bir mülakatta, bir konferansta veya asansörde gördüğünüz önemli biriyle yalnız kaldığınızda...
Zaman kısıtı olarak içlerinde en zoru sanırım asansörde işinizle ilgili kilit biriyle karşılaştığınız andır. Önceden hazırlıksız yakalandığınız ve takribi 1-2 dakika bile sürmeyecek bir yolculuk. Peki bu durumda konuşmaya girişi nasıl yaparsınız? işinizle alakalı bilgileri nasıl aktarırsınız? ve en önemlisi kendinizi nasıl akılda kalıcı bir şekilde tanıtırsınız? Aşağıdaki yazıda bu sorularınıza çok net yanıtlar bulabilirsiniz. ( Asansörsüz bir yerde de çalışıyorsanız mutlaka bu tarz insanlarla baş başa kalacağınız anlar olacaktır;) )
İyi bir asansör konuşması
nasıl olmalı?
Konuşmanızda nelerden
bahsedeceğinize karar verin
Plansız bir
şekilde yapılan asansör konuşmasının başarıya ulaşması pek mümkün olmayacağı
için yaklaşık 1 dakikalık süre içinde nelerden bahsedeceğinizi önceden
hazırlamanız gerekiyor. Bu konuşmada özetle “kim olduğunuzdan”, “ne iş
yaptığınızdan” ve “aradığınız şeyin ne olduğundan” bahsetmelisiniz.
Konuşmanızı kağıda yazın
Konuşmanızı
bir kağıda yazmanız oldukça önemli. Kafanızda ne kadar kurarsanız kurun, bu
cümleler uçup gidecektir ve konuşma anı geldiğinde kafanızda kurduğunuz
cümlelerin bir kısmını unutacak ve ne söyleyeceğinizi düşünürken, bir
bakmışsınız yatırımcı asansörden iniyor.
Bir kağıt
üzerinde yazarak çalışırsanız, hangi cümleleri çıkartıp, hangilerinin üzerine
yoğunlaşmanız gerektiğini görebilirsiniz. Ne de olsa söz uçar, yazı kalır.
İlgi çekici bir giriş yapın
İyi bir
asansör konuşmasının en önemli anı ilk giriş cümlesidir. Özenli ve dikkat
çekici bir giriş yaparak karşıdaki kişinin ilgisini çekmeyi başarırsanız, o
kişinin sizi dinlemesini sağlarsınız.
Yaptığınız işi çok iyi
anlatın
Bir dakikadan
kısa bir sürede bir yabancıya işinizi anlatacağınızı unutmamanız gerekiyor ki
bu sürenin hepsini işinizi tanımlamaya çalışarak harcamamanız gerekli yoksa
başka hiçbir detay veremeden konuşmanın sonuna gelmiş olursunuz. Yaptığınız işi
oldukça kısa bir şekilde özetleyerek anlatabiliyor olmanız gerekiyor.
Albert
Enisten, “eğer bir şeyi kısaca anlatamıyorsanız, o konuyu yeterince
anlamamışsınız” der. İş modelinizi ve yaptıklarınızı 1-2 cümleyle anlatabiliyor
olmanız lazım.
Süslü kelimelerden ve
jargondan kaçının
Pazarlama
taktiği olsa da bu konuşmalar sırasında süslü kelimeleri ve sektör jargonunu
bir kenara bırakın. Anlattığınız konunun anlaşılabilir olması gerekli ve herkes
sizin içinde bulunduğunuz sektörün jargonunu bilmek zorunda değil. Bu nedenle
konuşmanız sırasında anlaşılabilir olmanız çok önemli.
Sunumunuz akılda kalıcı
olmalı
Bir
girişimcinin değil yatırımcının gözüyle bu konuyu ele alırsak, en önemli
faktörlerden biri de akılda kalıcılık olur. Bir girişimci birkaç yatırımcıyla
görüşüyor olabilir; ancak yatırımcının görüştüğü girişimci sayısıyla
kıyaslanacak olursa bu rakam oldukça düşük kalacak.
Bu nedenle
yapılan konuşmanın akılda kalıcı olması mutlak suretle önemli. Konuşmanın ve
sunumun olduğu kadar sizin de yatırımcının aklında kalmanız oldukça mühim.
Ne istediğinizden değil,
karşı tarafa neler sunabileceğinizden bahsedin
Sürekli ne
istediğinizden bahsederseniz, yatırımcıyı daha ilk saniyelerde
kaybedebilirsiniz. İnsanlar genel olarak bir şey verme fikrinden
hoşlanmadıkları için ilk önce ne alacaklarını duymak isterler. Bu yüzden
konuştuğunuz kişinin neler kazanabileceğinden, bu girişimin ona neler
sunabileceğinden söz edin. Böylelikle ilk olarak bir şey verme fikrinden önce,
yatırımcı kendisinin ne kazanabileceğini düşünmüş olur.
Sektöre ve tüketicilere
nasıl bir değer kattığınıza değinin
Bir yatırımcı
size neden yatırım yapmalı? Sektöre ve insanlara nasıl bir değer katacaksınız,
konuşmada bu konulara yer verin. Sunum sırasında hedef odaklı olmak, yaptığınız
işte insanlara veya sektöre değer verme niyetinde olduğunuzu gösterecek.
Elbette bu işten siz de kazanç sağlayacaksınız; ancak karşınızdaki kişi, sizin
nasıl bir değer yaratacağınızı gördüğü zaman ikinci görüşme için size bir
fırsat sunacaktır.
Konuşmanızı hikayeleştirin
Hikayeler
kişilerin aklında daha kalıcı olacaktır. Anlattığınız hikaye ile hem işiniz hem
de siz, karşı tarafın gözünde özdeşleşeceğiniz için hatırlanmanız daha kolay
olur. Bu hikayede bir kullanıcının problemini nasıl çözdüğünüzden bahsedebilir
ya da işinizle ilgili ilginç bir an paylaşarak ilgi çekebilirsiniz.
Kendinize güvenin
Belki çok
klişe bir yaklaşım olarak değerlendirebilirsiniz bunu; ancak kendine güven
unsuru yukarıdaki maddelerin her biri kadar değer taşıyor. İşinizi çok iyi
yapabiliyor ve biliyor olabilirsiniz; ama kendinize ve işinize güvenmiyorsanız
(güvendiğinizi gösteremiyorsanız) bu çok kolay bir şekilde anlaşılabilir ve
kimse kendine güvenmeyen birine yatırım yapmak istemez.
Kendinize
güvenirken de sınırlarınızı bilmenizde yarar var, güvensizlik iyi olmadığı gibi
aşırı güven de size zarar verebilir. Bu ince çizginin arasında yürümeye özen göstermeye
çalışın.
Konuşma öncesinde bol bol
pratik yapın
Pratik yapmak
birçok kişi için gereksiz bulunur; ancak bir işi en iyi yapanların sürekli
pratik yaptıklarını unutmamak gerekiyor. Elinize geçen 1 dakikalık bir konuşma
süresinde takılmadan ve akıcı bir şekilde konuşabilmeniz için bu pratikler
olduğunca önemli.
Hatta bu
pratikleri ayna karşısında yapmak daha da verimli olacaktır. Ayna karşısında
beden dilinizi nasıl kullandığınızı görebilir ve düzeltilmesi gereken noktaları
görebilirsiniz. Kimilerinin beden diline çok fazla önem verdiğini unutmamanız
gerekli. Çoğu zaman beden diliniz, anlatmak istediğinizden daha fazlasını dışa
yansıtacağı için, ayna karşısında pratik yapmak beden dilinizi kontrol etmenize
olanak sağlar.
Pratiklerinizi
sesli olarak yapmaya özen gösterin, eğer yapabiliyorsanız sesinizi kaydederek,
tonlamalarınızı sonrasında inceleyebilirsiniz. Hangi kelimelerde vurgu yapmanın
daha iyi olacağını bu şekilde görebilirsiniz. Bu egzersizi yapmak için çok
teknolojik bilgiye gerek yok, akıllı telefonunuzun ses kayıt özelliğiyle bile
bu işlemi rahatlıkla yapabilirsiniz.
Kaynak: eticaretmag.com
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder